Ünal Aysal?
"Drogba" dedi. Drogba olmadı. Sonra Klose Lazio'ya gidince tekrardan Drogba sesleri yükseldi. Akabinde Ujfalisi, Reyes ve Forlan içim Madrid'e gitti. Aralarında en kolay alınabilecek Ujfalusi geldi. Forlan ve Reyes olmadı. Forlan olmayınca tekrar "Drogba" dedi. Anti parantez geçmez gerekirse bu süreçte Ali Dürüst, "Drogba gündemimizde yok" açıklamaları yapıyor idi. Madrid'de Reyes kalacağı açıklandı. Ünal Aysal ayağına gittiği futbolculardan boş döndü. Haziran ortalarında, "Çok sürpriz bir kaleci gelecek, dünyanın en iyi kalecilerinden" dedi Temmuz'dayız ne gelen var ne giden. "Muslera ile anlaşıyoruz, anlaştık" dedi. Nedense o da olmadı. Kampa kadar, yani Temmuz başına kadar "transferlerin hepsi bitmiş olacak" dedi ve yine ne ses var ne seda. .Şu ana kadar yapılan transferler malumunuz bonservissiz transfer ve kimse "Ceyhun Gülselam"ın büyük transfer olduğunu iddia edemez. Yıllardır kabus gibi seneler geçirdiğimiz noktada bu yalan vaatlere karnımız doydu artık. Bize icraat gerekiyor.
Özhan Canaydın asil bir insandı. Gerçek bir beyefendiydi. Aziz Yıldırım' ın asla yapmadığını ve yapmayacağını hep yaptı, zamanı gelince tebrik etmeyi bildi. onu saygıyla anıyoruz. başkanlık yaptığı dönemde şartlar zordu, buna rağmen asla başını önüne eğmedi.
Ünal aysal, beyefendiliğiyle şimdiden Galatasaray'lıların gönlüne taht kurmuştur. Ancak burada bir çizgi çekmek gerekir. Yeni bir cümleye başlamak zorundayım çünkü; seçim öncesinde, Aysal' ın varlıklı oluşu, Galatasaray için gereken köklü revizyonu gerçekleştireceği konuşuluyordu. vaatleri de vardı. Herkes umutluydu.
Seçildi, sevindik. Fatih terim' i getirdi, egosunu törpülemiştir, diye düşündük, daha da umutlandık. Aradan geçen bir aylık sürede, geçtiğimiz sezon yokları oynayan ve başları öne eğdiren kayıp ruhlardan kadroda en fazla 3-4 kişi kalması gerekirken, sadece 6 kişi gitti. selçuk inan, ceyhun gülselam ve johan elmander getirilse de, karanlığı fark eden Galatasaraylıların ' yeterli değil ' sözlerini duyabiliyorum. ben de aynısını söyledim.
Takımın ' lütfen ' futbolcuların ' uyurgezerce ' oynadığı bir takımı tekrar canlandırmanın yolu kadroda köklü revizyona gitmektir. Bunun anlamı kadroda en fazla 3-4 kişi kalması, 20 - 22 arası yeni ismin takıma katılmasıdır. Galatasaray başkanlık koltuğuna oturan biri de bu sorumluluğunu aklından çıkarmamalıydı. peki ne oldu? mecbur olunan yeni yapılanmanın olmazsa olmazları serdar kesimal, orhan şam, mustafa pektemek, veli kavlak, ersan adem gülüm, sezer öztürk elini kolunu sallayarak ezeli rakiplere gitti. önce drogba, sonra forlan ismiyle taraftarlar oyalandı, net bir gelişme söz konusu olmadı. fatih terim' in ' hakan balta kalsın, ona çok ihtiyacım olacak ' sözü de soru işaretlerini arttırmıştır. çünkü geçtiğimiz sezon sol bekte sağ açıklara çizgiye kadar eşlik eden, geri dönemeyen ben değildim.
Ünal aysal ise ' borç 550 milyon tl, bu şartlarda transfer zor ' açıklamasını yaptı. Ardından da Atletico Madrid' in 3 oyuncusu için büyük bir meblağ gözden çıkarıldı. Çelişki ve soru işaretleri yine kaçınılmazdı.
Yeni Galatasaray başkanı saygıdeğer bir insandır. Ancak o koltuğa oturunca taraftarın beklentisini gerçekleştirmek zorunda olduğunu bilmeliydi. Eğer seçime girmişse sorumluluğu anka kuşunu küllerinden doğurmaktı. Kendisi ' 20.000 kombine hedefliyoruz ' gibi talihsiz bir açıklama yaptı. Neden mi?
Kimse, hiçbir Galatasarayl'ının taraftarlığını sorgulayamaz, ölene kadar bu insanlar sarı ve kırmızıyı sevecek. ancak hiçbir insan da mazoşist değildir, en kalburüstü forvetlere bile pozisyon veren savunmalar, tek yönlü orta sahalar, canı istediğinde oynayan, istemediğinde küsen forvetleri izlemek için zamanını ayırmaz. Biz Drogba ve Forlan değil, ruh ve heyecan istiyoruz. oyalama değil, icraat bekliyoruz. borç dinlemek değil, okay yokuşlu için gösterilen çabayı dinlemek istiyoruz(duk). ama gidişat tam tersini gösteriyor. Taraftar sizden "Dolar"ı forvete, "Euro"uyuda stopere koymanızı beklemiyor. Taraftar sezonun ilk maçında sahaya çıkacak heyecan ve hırs dolu, eski futbolcuların görünmediği yeni başlangıç peşinde bir 11 arzuluyor. Bunu yerine getirmek de sizin sorumluluğunuz. Bahane asla kabul edilemez...O yüzden tünel, şimdilik karanlık gözüküyor.
Not: Kimse de Galatasaray sevgimi tartışamaz. Sadece kırgınım. Kalbimin yarısı sarı, yarısı kırmızı olmaya devam edecek.
27 Haziran 2011 Pazartesi
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Total Pageviews
Blogroll
Pages
About
Blogger templates
Welcome
Facebook Pages
Google +
Our Topics
Affiliates
Sport Video
Poll
Pages
About Us
Resource
Blogger tarafından desteklenmektedir.
Pages - Menu
Popular Posts
-
Koskoca Galatasaray kaptanı, tribünlerin eleştirisine, ıslıklarına maruz kalırken, tribünler 1 hafta sonra 'Büyük Kaptan' deyince ...
-
Muslera'nın nasıl bir kaleci olduğunu herkes biliyor. İffhs 2010 sıralamasına göre dünyanın en iyi kalecileri alanında 7.sırada göster...
-
Hayatları boyunca Fatih Terim'in dörtte biri kadar bir başarı elde edememiş insanların (ona laf söyleyen herkes için geçerlidir) Ken...
-
Bugün sabah saatlerinde Bülent Tulun'nun ifadesine başvurulmak üzre emniyet teşkilatı TTArena'da Tulun'dan belge kopyası aldı bi...
-
PG ve Forvet pozisyonunda oynayabilir. Olympiakos'ta rotasyonda görev alıyordu. Çok iyi savunmacı olduğu söyleniyor. Galatasaray'ım...
-
Ünal Aysal? "Drogba" dedi. Drogba olmadı. Sonra Klose Lazio'ya gidince tekrardan Drogba sesleri yükseldi. Akabinde Ujfalisi,...
-
Barış Özbek gitti, Ceyhun Gülselam geldi. İkisinin oyun tarzı birbirlerine benzese de Ceyhun'nun fiziği ve biraz daha topla oynaması Bar...
-
"21 yil sonra finale adımızı yazdırdık. tıpkı 21 yil sonra ilk defa yarı finallerde galibiyet aldığımız gibi... şimdi sıra son virajda....
-
Büyüklerimiz söylerler, 90'lı yılların başından sonra taraftar kültürü değişmeye başladı..Daha Fanatik bir taraftar topluluğu ortaya çık...
-
"Futbol şiddetir, futbol holiganlıktır, futbola adam bıçaklamaktır" Futbolun teslim olduğu kitle bu. Ellerinde satırlar, döner b...
0 yorum:
Yorum Gönder