1 Ağustos 2011 Pazartesi

Sen Kimsin Tanburacı? -İmparator Sen Çok Yaşa-





Hayatları boyunca Fatih Terim'in dörtte biri kadar bir başarı elde edememiş insanların (ona laf söyleyen herkes için geçerlidir) Kendileri olsa hiçbir halt edemeyecekleri konularda nasıl olup da ahkam kestikleri, atıp tuttukları ve bunu utanmadan nasıl yaptıklarını anlamıyorum doğrusu. Hayatta kendin daha iyisini
yapamadığın sürece veya kendin daha iyisine sahip olmadıkça, daha iyi olana çamur atmayacaksın! 
 Sessizce oturup, sen daha iyisini elde etmek için çabalayacaksın, Cevabını, -yiyorsa, kalibren yetiyorsa(!)- çok daha büyük başarıları elde ederek cevap vereceksin!


Fatih Terim, Ümit Milli Takımını 'Akdeniz Oyunları'nda şampiyon yapmış, 'Türk Milli Takımı'nı Tarihinde ilk kez Avrupa şampiyonası Finallerinde oynatmış; Türk Mili Takımı'nı Avrupa 3'ncüsü yapmış, bu günlere gelmesinin temellerini atmıştır. Türkiye Liglerinde bugüne kadar yerli-yabancı hiçbir hocanın yapamadığı yapıp Galatasaray'ı tamı tamına 4 sene/sezon üst üste şampiyon yapmıştır! Türk Futbol Kamoyunun daha önce rüyalarında bile görmeye cesaret edemediği Avrupa'da bir kupa kaldırma hayalini gerçekleştirmiştir! İtalya'daki kariyeri boyunca hep sevilmiş, kitleleri peşinden sürüklemiş, icabında klüp başkanının koltuğunu sallamış, İtalya gibi futbol devi bir ülkede kitaplara, dergilere, gazatelere kapak olmuş, "İMPARATOREE!" diye lakap konmuştur.


7 Yaşındayım, futbol bilgim; 
"Oğlum taşın üstünden geçti gol değil hem adamın da öyle diyor" seviyesinde. Euro 96 maçlarını babam zorla seyrettiriyor. "İzle oğlum, geri kalan hayatın boyunca bunu seyredeceksin" diyor. O zamanın en büyük futbol olayı bizim için sahada oynanan değil panini çıkartması.
Gene zorla seyrettirilen Amerika 94'ten aklımda kalan tek İsim Fatih Terim! Turnuva sonrası hatırlayacaksınız Galatasaray'ın başına geçiyor. Sonrasında gelişen o muazzam başarıları yakalıyor. Sonra bırakıyor bu klübü 1. defasında. Biz bir şekilde savunmaya çalışıyoruz. Kal bu sene diyoruz ama o "Grande" olmaya karar veriyor. İçimiz yanıyor, ama Batistuta hayranı olarak yetişen bir nesil olarak Fiorentina'nın başına geçmesi gururdan da farklı anlamlar taşıyordu benim için.
Manejerlik oyunları açılıyor. İlk bakılan "Uefa Cup Past Winners" ondan sonra da Fiorentina teknik direktörü. O da yetmiyor tek ihtimali olan insana. Lakaplı Milan'a yelken açıyor. Pek başarılı olmasa da umursamıyoruz. En kötü döner gelir bize diye düşünüyor herkes. O da geliyor. Her zaman olduğu gibi "Florya'nın sana ihtiyacı var" cümlesine dayanamıyor.
 
Yimpaş yozgat maçı. Fatih Terim kadar olmasa da bizi gene sevinçlere boğmuş Lucescu'nun son maçı. Şampiyonluk kutlanıyor, Lucescu'ya veda ediliyor. Lucescu sahayı terk edince tribünler inlemeye başlıyor "İmparatooor Fatih Terimmm" diye. O, 7 yaşındaki çocuk biraz büyümüş Yeni Açık'ta ağlamaklı olarak eşlik ediyor tezahurata.

Yıllarca Pazartesi-Perşembe günleri haftanın en güzel günleri olduysa bunun en büyük nedenidir; "İMPARATORE"


Gel gelelim bu simsiye, kendimi "Yazar" demekten ar ediyorum. Yazar dersem ona karşı bir lutuf işlemiş olurum. Hele spor yazarı hiç değil. Burada hepimiz biraz yazarız. Osman'da orada biraz yazıyor. Ben ve sen ne kadar yazarsak Osman'da o kadar yazar. Yazabilitesi bu. Eleştirmiyorum kendisini. Acıyorum!


Ama madem medya 
kârlı bir sektör ve rating bunun taşıma suyu, Bloglar'da Osman kadar yazan, en az 100 Osman'dan iyi yazan 1000 kişi var demek mümkün!


Bulun bir yerden arşivini 
cidden hak vereceksiniz. Uruguay - Paraguay final maçı için yazdığı kelime gurubu şu: "Finali para ile uru guay oynayacak!" Bu mu görüp göreceğimiz zeka ışıltısı? 
arşivde neler var neler...

Osman, bence yapabileceğin, başarılı olabileceğin ve başarılı olduktan sonra başarılı insanlara kendine laf söylemeyi beis bulabilirsin belki. Birşeyler mutlaka var bu hayatta. Aramalı, bulmalı ve o meşgale ile mutlu olmalısın.
Fatih Terim'e laf etmek senin çapın değil!

Kendinden 25 yaş küçük biriyle nikahsız beraber olup, kız hamile kaldıktan sonra kızı ve çocuğu terk etmiş insana acırım ben! onun Söylediklerini ciddiye almam!

bU ARADA Hala nafaka davası sürmekte!


Eminim ki Fatih Terim bugün kendi başarısızlığına da katkıda bulunmuş klüp içi bir çok dinamiği açıklamayarak gerçek bir Galatasaray'lı olduğunu ispatlıyor. Eminim kendisine verilen ama tutulmayan sözler, uğradığı ihanetler, içinde çalıştığı çok zor koşullar var. Kendisi kişilik olarak hiç idealim olan bir karakter olmasa da, kazandığı ve kazandırdığı başarılar adına kendisine bir Galatasaray'lı olarak minnettarım. Terim vakası, futbolda dün olmadığının, vefa olmadığının en büyük ispatıdır. "Cumhurbaşkanı olur mu" diye düşündürecek (sabah'ın 2000 yılında manşeti) kadar başarıyı kazanan bir futbol adamının ismi bu simsilere kalmış durumamı geldi? Bu at hırsızlarının, üçkağıtçalarının, Gittiği panellerde öğrenciye kazık atan bir adamın Fatih Terim'i ağzına alması olacak iş değildir!


Bu simsi Terim hakkkındaki Mevcut yazısında ziyadesiyle saçmalamış, şahsi davasından kaynaklanan düşünceleri başka bahanelerle yağdırmıştır yazısına. 

Patavatsız, terbiyesiz içten pazarlıklı birisini kendime yazar demeyi ar ediyorum bundan böyle! 

imparator sen çok yaşa!

0 yorum:

Yorum Gönder